Goethe,
Genç Werther'in Acıları eserinde şöyle seslenir: ''Bu durumda olan yalnızca ben
değildim. Bütün insanla umutlarında kandırılıyor,beklentilerinde
aldatılıyorlar.''
Goethe 28 ağustos 1749'da Frankfurt'ta
doğar. Babası imparatorluk danışmanı, annesi Frankfurt belediye
başkanın kızıdır. Rahat çocukluk dönemi sürer. İlköğrenimini özel
öğretmenlerden alır. Latince, Yunanca, İngilizce, İtalyanca, Fransızca öğrenmeye
başlar. 1765'de hukuk eğitimi almak için Leipzig'e gider.Leipzig'de kaldığı
evin kızı Kötchen Stchönkopf'a duyduğu aşkla gençlik yıllarından birini yaşar.
Kötchen, Kanne isimli bir doktorla nişanlanır; Goethe'yi bırakır, değersizlik
hissiyle acı yaşar Goethe. Üç buçuk yıl sonrasında terk edilmenin öfkesiyle
Kötchen'e mektup yazar. ''Tazesi dururken konserve fasulyeyi kimse aklına
getirmez, değil mi? Nitekim balıkların da ancak tazeleri istenir; ne olur ne
olmaz, belki bozulurlar diye tuzlamaya kalkarlar; eh, belki biraz da göz
boyamak için...Dostluk tuzuna bulayıp salamurasını kurduğunuz irili ufaklı,
düzgün ve biçimsiz bunca sevgiliyi hatırlayınca kim bilir ne tuhafınıza
gider.'' der
Terk edilmenin öfkesi uzun sürmez,
süreklilik taşımaz. Faturayı karşı tarafa yüklemekten vazgeçer. Bunu Kötche'e
yazdığı mektupta kendi payına düşen suçu kabul eder, adeta...'' Şimdi
Leipzig'de olsaydım, yine yanınıza olur ve somurtup otururdum... Bu sahneleri
bilirsiniz. Yok hayır yanınızda olsaydım şimdi ne kadar, ne kadar sevinçli
olurdum! Ah, üç buçuk yıl önceye dönebilsek! Kötchen, yemin ederim ki sevgili
Kötchen, o zaman çok daha akıllıca davranırdım,''der.
1770'de Hukuk doktorası için Strassburg'a
gider. 1772'de Wetzlar'da avukatlık stajına başlar. Verilen bir baloda Charlotte
Buff (Lotte) ile tanışır, gönlünü kaptırır. Lotte ise, Bremen kentinde
hukuk müşavirliği yapan Kestner ile nişanlıdır. Goethe ve Kestner arkadaş
olmuşlar, üç genç insan dostluk çerçevesinde ilişkilerini sürdürürler; üçü de
durumun farkındadırlar. Kasabada dedikodular başlar. Lotte'de, Kestner'e daha
yakındır, Goethe bu acıya dayanamaz, Wetzlar'dan ayrılma karar verir. Kimseye
haber vermeden kasabadan ayrılır. Lotte'ye giderken küçük bir not bırakır: ''Şu
anda yalnızım, gözyaşlarımı tutmamın nedeni yok, sizleri mutlu bırakıyorum.''
Goethe büyük bir aşkla sevmiştir Lotte'yi. Goethe sessiz acılarla
yaşamaktadır. Genç Werther'in Acıları eserinde şöyle dile getirir: ''Bazen
anlamıyorum, ben onu böyle çok, böyle içten sevdiğim, ondan başka hiçbir şeyi
görmediğim ve bilmediğim halde nasıl oluyor da, başkalarını seviyor,
sevebiliyor!''
Lotte'yi rakibine kolayca bıraktığını düşünmektedir. Doğru mu
yapmıştır, yanlış mı? Tam olarak bunu bilemez, kızgınlık içeren bir mektubu
Kestner'e gönderir. ''Pek iyi bildiğim bir şey var: O da Tanrının Duygudan yana
soğuk oluşu. Böyle olmazsa Lotte'yi size vermezdi... Ölürsem, hele öbür tarafta
biraz borum öterse, ilk işim onu sizin elinizden almak olacaktır,''diye yazar.
1773'de Goethe'nin başından bir nişanlılık geçer. İlişkisi iyi gitmez, ayrılır.
Goethe, Lotte ve Kestner ile mektuplaşmalarını ''dostluk'' içeren biçimde devam
ettirir. Bu arada Kestner ve Lotte'nin bir çocuğu olur, çocuğa Goethe'nin
Wolfgang adını verirler.
Aşk acısından kurtulmak isteyen Goethe 1774'de
'' Genç Werther'in Acıları'' eserini kaleme alır ve yayınlar. Goethe-Lotte-
Kestner aralarındaki ilişkileri anlatan kitap meşhur olur. Kestner'e verilen
rol olumsuzdur. Goethe, Kestner'den yüzyıllara tanıklık edecek, edebiyat dünyasında
yer vererek Lotte'yi şu kelimelerle yaşatır: ''Çok
şeylere sahibim. Ama onu düşünmek her şeyimi silip götürüyor. Nelerim var!
Fakat onsuz her şey bana hiç oluyor...''
Genç Wether'in Acıları eserinde insanları iç dünyalarına yolculuk yaptırır. Kendini psikolojik-sosyolojik sorgulamalara tabii tutar: "Dünyanın
bütün işleri sonuçta aşağılıktır; başkalarının sözüyle, hiçbir tutkusu ya da
bir gereksinimi olmaksızın; para, şan, şeref ya da bilmem ne uğruna didinen
biri, her zaman bir budaladır.
''Bu
durumda olan yalnızca ben değildim.Bütün insanla umutlarında
kandırılıyor,beklentilerinde aldatılıyorlar.''
''En
çok sevdiğim yazarlar , yazdıklarında kendi dünyamı,benim çevremde olup bitenleri
bulduğum yazarlardır...''
''Tanrım,
bu mudur insanların yazgısı? Ya henüz akıl sahibi değilken ya da akıllarını
yitirdikten sonra mı mutlu olacaklar ancak?''
''Atmaca burunla yassı burun arasında ne kadar ayrılık varsa, duygu ve davranışlar da o kadar değişiktir...''
''İnsan
yaşamının yalnızca bir düş olduğunu başkalarıda daha önce düşünmüştür , bu
duygu benimde peşimi bırakmıyor.''
''Biz
insanlar daima ilk izlenime değer veririz. İnsan, en inanılmayacak şeylere
kanabilecek yaradılıştadır. Ama bir kez kafasına bir şey yerleşti mı, onu söküp
atmak isteyenin vay haline!''
Alıntılar: Goethe Johann Wolfgan, Seçme Mektuplar, Can Yayınları
Genç Werther'in Acıları
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder